29 Mart 2024 / 19 Ramazan 1445

Zaman İsrafından Kurtulma Yolları

Yetersizliğinden yakındığımız, çoğu zaman hakkıyla kullanamadığımız ve boşa harcadığımız en kısıtlı kaynaktır “zaman”. Onu biriktiremeyiz, saklayamayız, kaybettiğimizde ise geri kazanamayız. Dolayısıyla en çok israf ettiğimiz şeydir de diyebiliriz.

Gençlerin en çok karşılaştığı sorunlardan biri zaman yönetimidir. Sahip olunan her şeyin “sınırsızca ve özgürce harcanması” dayatmasına maruz kalan gençler zaman kullanımı konusunda da müsrif olma eğiliminde olabilirler. Ancak zamanı iyi yönetemediklerinde stres ve baskı hissederler. Trafik, televizyon, faydasız konuşmalar, düzensizlik ve rahata düşkünlük gibi nedenlerle geç kalan, vakti yetmeyen gençler zamanı suçlamaya başlarlar. Oysa bizi geliştiren, büyüten zaman değil, kendi emek ve çalışmalarımızdır. Peyami Safa’nın da dediği gibi “Zaman insanları değil, armutları olgunlaştırır”. Bu sebeple birçok yaşını almış ancak bir türlü büyüyememiş onlarca insan vardır. Arzuları tatmin edilmediğinde öfkelenen, sürekli beklenti içinde olan…

Endişe ve baskıdan uzak, anlamlı bir yaşam için şart olan zaman yönetimi konusunda yapılabilecekleri maddeler halinde ele almaya çalışalım:

 

– Uyku, yemek, temizlik, ibadet, ulaşım gibi temel ihtiyaçlar dışında kalan zaman diliminde neler yapılacağı planlanmalı. Çünkü planlanmayan zaman israf edilmeye açık hale gelir.

– Amaç ve öncelikler iyi belirlenmeli.

– Erken yatıp erken kalkılmalı. Atalarımızın da dediği gibi “Erken kalkan yol alır”. Günün erken vaktinde zihin açık ve dinçtir. Böylelikle sahip olunan zaman çok daha verimli kullanılabilir. Özellikle gündüz uyuyup gece ders çalışan, televizyon izleyen ya da oyun oynayan gençler için erken kalkmak zordur. Fakat bu vakitlerin bereketini ve verimliliğini deneyimlemek motivasyonlarını artırabilir.

– Not alınmalı. Her şey akılda tutulamayabilir. Unutmamak için tedbir olarak küçük notlar almak faydalı olabilir.

 

-Yapılamayacağı muhtemel hedeflerden uzak durulmalı. Çünkü gerçeklikten uzak hedefler kısa sürede hayal kırıklığına neden olur. Günlük hedeflerle başlayıp aşamalı bir şekilde haftalık, aylık ve yıllık olarak amaçlar genişletilebilir. Plansız yaşayan biri için uzun vadeli hedefler zorlayıcı olabilir. Bu yüzden kademeli ilerlemek daha isabetli olur.

– Herkesin daha verimli olduğu saatler vardır. Bu zaman dilimleri belirlenerek önemli işler bu sürede yapılmaya gayret edilmeli. Örneğin sabah saatlerinde zihni daha açık olan bir gencin sınav hazırlığını akşam yapması hem zaman hem emek israfı olacaktır.

– Yapılacak görevler gözde büyütülmemeli. Kendine güvenip inanmalı, elden gelenin en iyisi yapılmalı ve gerisi Yaradan’a bırakılmalıdır.

– En çok vakit kaybettiren televizyon, bilgisayar oyunu, sosyal medya gibi faydasız eylemler mümkün mertebe azaltılmaya çalışılmalı. Günlük sınırlandırmalar yapılmalıdır.

– Başlanılan iş ertelenmeden bitirilmeli. Çünkü ertelenen görevler gözde büyür, erteleme ertelemeyi getirir ve çoğunlukla yarım kalır.

– Ağır gelen işler önce yapılmalı, kolay olanlar sonraya bırakılmalı.

– Düzenli ve kararlı olunmalı. Dağınıklık zihni yorar, kafa karıştırır. Kararsızlık ise zamanın karar verme sürecinde boşa harcanmasına neden olur.

Unutmayalım zaman konusunda her birey eşittir. Hepimiz bir günde yirmi dört saate sahibiz. Bu sürenin nasıl değerlendirileceği ise bizlerin denetim farklılıklarına bağlıdır ve zaman farkındalıkla değerlendirildiğinde anlam kazanır.

Psk. Şerife Zehra Yiğit